MEHMET AKİF ERSOY VE İSTİKLÂL MARŞI

...

Osmanlı İmparatorluğu’nun girmiş olduğu Birinci Cihan Savaşı, ittifak devletlerinin yenilmesi sonucu sona erdi. 30 Ekim 1918’de imzalanan Mondros Mütarekesi ile ülkemizin parçalanmasının ve işgal edilmesinin yolu açıldı. İtilaf Devletleri Mondros Mütarekesi’nin hükümlerine dayanarak 13 Kasım 1918’de İstanbul’u işgal ettiler İngiltere, Fransa, İtalya, Rusya’nın kendi aralarında yaptıkları gizli anlaşma ile ülkenin paylaşılmasına karar verildi. Bu anlaşmaya istinaden İzmir’in Yunanlılara verilmesi kabul edildi ve Yunanlılar 15 Mayıs 1919’da İzmir’i işgal ettiler.

Türk Milleti, ya bu duruma razı olacak kendisi için tahsis edilen aralarında ilimizin de bulunduğu küçük bir bölgede yaşamayı kabul edecek ya da yapılan anlaşmaları kabul etmeyerek mücadele edecekti. İşte Mustafa Kemal, 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkarak Milli Mücadele’yi resmen başlattı.  Ülkesini seven, işgali kabul etmeyen aydınlar da İstanbul’dan Anadolu’ya geçerek düşmana karşı direnişe halkı ikna etmek için çalışmalara başladılar.

Mehmet Akif, Anadolu’ya geçerek Millî Mücadele’ye destek verecek aydınların en önemlilerinden biriydi. Akif, önce Balıkesir’e daha sonra Ankara’ya gitti. Millî Mücadele’nin seslerinden biri olan Açıksöz Gazetesi: “Sebilürreşad başyazarı büyük İslâm şairi Mehmet Akif Beyefendi’nin Ankara’ya ulaştığı Ankara gazetelerinden okunmuştur. Zulme, hakarete razı olmayarak ailesini, refahını İstanbul’da terk ederek Anadolu’ya geçen vicdanlı şairin Anadolu’muzun durumunu şiirleriyle terennüm etmesini temenni ederiz.” diyerek konuyu okuyucularına duyurdu. Mehmet Akif, Millî Mücadele açısından çok önemli olan ziyaretlerinden birini Kastamonu’ya yaptı. Akif, 19 Ekim 1920’de Kastamonu’ya geldi.

24 Aralık 1920 tarihine kadar Kastamonu’da kalan Mehmet Akif, Nasrullah Camisi kürsüsünden sadece Kastamonu halkına değil yurt genelindeki bütün insanlara hitap ederek halkı Millî Mücadele’ye katılmaya davet etti: “Sakın millî hareket aleyhine olanların sözlerine kulak asmayınız. Çünkü onlar halkımızı köle haline getirmek istiyorlar. İçimizde yer yer çıkan isyanlar hep mel’un düşmanların parmağıyla olmuştur. Allah rızası için aklımızı başımıza toplayalım. Çünkü böyle düşman hesabına çalışarak elimizde kalan bir avuç toprağı da verecek olursak, çekilip gitmek için arka tarafta bir karış yerimiz yoktur.”Bu konuşma metinleri Sebilü’r-Reşad’da yayınlanarak ülke genelinde dağıtıldı.  Birçok camide cemaata, cephede askerlere okundu. El Cezire Komutanı Nihat Paşa Akif’e çektiği telgrafta Nasrullah Camisi’ndeki konuşma metnini Diyarbakır Ulu Cami’de okuttuğunu, ayrıca metnin Diyarbakır Vilâyet Matbaası’nda çoğalttırarak Elazığ, Van illeriyle bütün cephelere de dağıtımını sağladığını ifade etmiştir. (1) Sebilü’r-Reşad dergisinin 464-465 ve 466. sayıları Kastamonu Vilâyet Matbaası’nda basılmıştır.

Millî Mücadele açısından çok önemli gördüğümüz Mehmet Akif’in Nasrullah Kürsüsü’nde yaptığı konuşma metinlerini kitaplaştıran Yard. Doç. Dr. Mustafa Eski’nin bu değerli çalışması o günleri bugüne bağlayan bir köprü olmuştur. Turhan Topçuoğlu’nun Belediye Başkanlığı döneminde bu eser bastırılarak bütün öğretmenlere Öğretmenler Günü hediyesi olarak dağıtılmış, öğretmenlerimizin kütüphanelerine kazandırılmıştır. (2)

TBMM’nde kabul edilen bir önerge ile 2021 yılının İstiklâl Marşının kabulünün 100. Yılı münasebetiyle “ İstiklâl Marşı” yılı olarak kabul edilmişti. Bu sebeple 2021 yılı içinde bu konuda programlar yapıldı. Böylece yılın sonuna geldik. İstiklâl Marşı aynen şanlı Türk Bayrağı gibi bizler için kutsaldır ve bağımsızlığımızın sembolüdür. Mehmet Akif, hasta yatağında yatarken kendisine “Acaba İstiklâl Marşı yeniden yazılsa olmaz mı?” demişti. Bu kişiye Akif’in verdiği cevap ise: “Allah bir daha bu millete İstiklâl Marşı yazdırmasın.” olmuştu. Mehmet Akif’in bu sözleri bugün de bundan sonra da  İstiklâl Marşı’nı yeniden yazdırmak isteyenlere  vereceğimiz cevap olacaktır.

27 Aralık 1936’da vefat eden İstiklâl Marşı şairimiz Mehmet Akif’i vefatının  yıldönümünde  rahmetle anarken yazımı İstiklâl Marşı’ndan  aldığım aşağıdaki  mısralarla  bitiriyorum:

“Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki fedâ

Şüheda fışkıracak toprağı sıksan şühedâ

Cânı, canânı bütün varımı alsın da Hüdâ

Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüdâ”

 

(1)   100 Büyük Edip, 100 Büyük Şair- MEHMET AKİF

Yazan: Ahmet KABAKLI

Toker Yayınları 1972

(2)Millî Mücadele’de Mehmet Akif Kastamonu’da

Hazırlayan: Yard. Doç. Dr. Mustafa ESKİ

Önder Matbaacılık Ltd. Şti. 2008

Etiketler :
Diğer Yazıları

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
0 Yorum